Cilt altına enjeksiyon yöntemi, estetik cerrahi alanında sıklıkla kullanılmaktadır. Birçok estetik operasyonda sıklıkla tercih edilen bu yöntem diğer yöntemlerin yanında daha pratik kullanıma sahip prosedürler içerir. Bu açıdan daha sık tercih edilmektedir. Dolgunun yapılış amaçları farklılık gösterir. Cilt altındaki bölgelere, oluşan kırışıklıkları gidermek amacıyla uygulandığı da görülmektedir. Dolgu çeşitleri ve uygulamaları günümüzde oldukça fazla çeşitlilik kazanmıştır.
Ciddi operasyonların yanında çok basit operasyonlarda da dolgudan faydalanılır. Farklı alanlarda kullanılması, işlevsel hale gelmesinde etkili olmuştur. Günümüzde çoğu estetik cerrahi operasyonunda da dolgu uygulamasından faydalanıldığı görülebilir. Vücudun farklı bölgelerinde, farklı amaçlarla kullanılan dolgular net sonuçlar sağlaması adına önemlidir. Yüz germe operasyonu gibi ciddi içerikli operasyonlarda da sıklıkla dolgu kullanılmaktadır.
Kısa süre içinde kişiye genç bir görünüm kazandırması, dolguya olan talebi arttırmıştır. Cilt altına uygulanan basit bir enjeksiyon yöntemi olması, dolgu işlemlerinin her türlü operasyonda tercih edilmesini sağlamıştır. Dolgu işlemine başlamadan önce, uygulanacak alana lokal anestezi uygulanır. Bu şekilde işlem esnasında, kişinin daha rahat olması amaçlanır.
Dolgu Tedavisinin Dezavantajları Bulunur mu?
Dolgu tedavisi, hızlı ve uzun süreli sonuçlar veren bir tedavi şeklidir. Bununla birlikte, çok nadirde olsa bazı kişilerin cilt yapıları dolgu işlemine karşı reaksiyon gösterir. Yan etkilerin görülmesi durumunda, şişlik ve geçmeyen kızarıklıklar ortaya çıkar. Bazı durumlarda kaşıntı da buna eşlik eder. Şişlik ya da cilt altında yumru oluşması da sayılabilecek yan etkiler arasında yer alır. Bu tarz durumlarda hyalüronik asit içeren dolgular antidotları kullanılarak tamamen eritilebilir.
Dolgu tedavisinin dezavantajları, nadir olarak görülen bazı durumlara bağlıdır. Alerjik reaksiyonlar çok sık olarak görülmese de kişilerin karşılaşabileceği durumlar arasında yer alır.
Ender olarak görülse de bazı vakalarda görülen yan etkiler kalıcıdır.
Yüzeysel olarak gerçekleştirilen dolgu işlemlerinde nadir de olsa eğer cilt çok ince ise mavimsi bir cilt ortaya çıkar. Bu duruma tyndall etkisi adı verilir. Bu renk değişimleri giderilebilse de, bu işlem yaklaşık olarak 2 ay sürebilir.
Uzman bir doktor tarafından uygulanmayan dolgu işleminde, sinir felci ya da cilt hücrelerinin ölmesi de görülebilir. Tüm bu risklerin en aza düşürebilmesi adına, işlemin uzman doktor tarafından uygulanması gerekir.
Dolgu Sonrası Ağrı Görülür mü?
Her estetik operasyonda olduğu gibi dolgu işleminde de anestezi uygulanır. Anestezi etkisinin geçmesinin ardından kişilerin belli bir süre çok hafif ağrı ya da acı hissetmesi normaldir. Bu sürede, doktorun tavsiyelerine uyarak ağrı kesici alınabilir. Dolgu sonrası görülen ağrı, hafif düzeydedir. Kısa süren bu ağrılar, uygun ağrı kesicilerle kısa süre içinde kontrol altına alınır. Ağrıların normal olduğunun bilincinde olmak, süreci daha iyi yönetmek açısından önemlidir. Bu açıdan, doktorunuzla operasyon öncesi, işlem sonrasında neler olabileceği ile ilgili konuşmanız gerekmektedir.Elif Seda Keskin
Dudak Dolgusu İşlemi Nasıl Yapılır?
Dudakları yeniden biçimlendirme işlemi olan dudak dolgusu, dudak çevresinin doğru oranlarda büyütülmesini amaçlar. Dudakların belli noktalarına enjekte edilen dolgularla, dudaklar kalın ve çekici bir görünüm kazanır. Günümüzde dudak dolgularının neredeyse hepsi hyaluronik asitle yapılmaktadır. Bu madde vücudumuzda doğal olarak bulunduğundan, görülebilecek yan etkiler en aza indirilmiş olur.
Bu dolgular az risk barındırsa da, etki süreleri geçicidir. Yaklaşık 12 ay içinde etkisini yavaş yavaş kaybeder. Dudaklar, eski görünümüne döner. Dudak dolgusunun en sık kullanılma nedeni, dudaklarda görülen hacimsizliktir. Bu hacim sorununu ortadan kaldırmak amacıyla belirlenen bölgelere enjeksiyon yöntemiyle dolgu verilir.
Dudak dolgusu, kısa süren bir işlemdir. Yaklaşık 5 ile 10 dakika içinde enjeksiyon işlemi tamamlanmış olur. Dudakların belirli noktalardan uyuşturulması sonrasında, dolgu işlemine başlanır. Bu işlem kısa sürer ve sonuca erer. Dudağın anatomik yapısı da göz önüne alınarak, enjeksiyon işlemi sona erdirilir. Dudak dolgusunda enjekte edilme işlemi oldukça pratiktir. Bu durumdan daha önemlisi, dudak anatomisi hakkında bilgi sahibi olmaktır.
Son Yazılar
- Genital Estetik: İç Dudak, Dış Dudak ve Pubis Estetiği
- Saç Ekimi: Saçlarınızı Yeniden Kazanın
- Jolie Profil Estetiği Nedir? Nasıl Yapılır?
- G Noktası Dolgusu (G Shot) ve O Shot (Orgazm Aşısı)
- Bacak İnceltme Ameliyatı Nedir? Nasıl Yapılır?
- Lokal Anestezi ile Temporal Lift (Şakak Germe)
- Ameliyatsız Burun Ucu Kaldırma
Meme Dolgusu Nasıl Yapılır?
Ameliyatsız yöntemler arasında yer alan göğüs estetiği, klinik uygulamalar arasında yer almaktadır. 4 yıl ile 8 yıl arasında kullanılabilen yöntem, uzun süreli olması nedeniyle sıklıkla tercih edilmektedir. Kullanılan jelin yapısı incelendiğinde, hidrolik jel kıvamında olduğu görülür.
Silikon kullanmak istemeyen kişiler, sıklıkla bu yöntemi tercih eder. İşlemin mutlaka uzman bir doktor eşliğinde yapılması gerekir. Ameliyatsız meme büyütme işlemleri, kişiler için oldukça ideal görünebilir. Ancak meme dolguları saf hyaluronik asit dolgular değildir. Daha farklı bir malzeme kullanılarak üretilir. Bu sebeplede kalıcı meme dolgularının oldukça yüksek komplikasyon oranınıda unutmamak gerekir. Yan etki olarak hiçte azımsanmayacak derece enfeksiyon görülme ihtimali ortalama uygulama sonrası 2 yıla kadar uzayabilir. Ayrıca uygulama sonrası dolgu kayması görülerek kalıcı şekil bozukluklarıda ortaya çıkabilir.
Hyalüronik Asit İçeren Dolguların Yapısı Nasıldır?
Günümüzde en popüler dolgu maddelerinden birisi hyalüronik asittir. Bunun nedeni, bu maddenin insan vücudunda doğal olarak bulunmasıdır. Bu açıdan incelendiğinde, yan etkilerin oldukça az olduğu görülür. Bazı durumlarda enjeksiyon yapılan bölgede kızarıklık ya da morarma görülebilir. Ek olarak nadir de olsa, dolgu yapılan alanda küçük şişliklerin oluşmasına neden olur. Bunlar hem nadir görülmeleri hem de kolay şekilde giderilebilmeleri açısından çok önemli yan etkiler değildir.
İşlem sonrası kalıcılık süresi, hyalüronik asit içeren dolgu kullanımıyla bir yıla kadar sürer. Yapılan bazı araştırmalar sonucunda, düzenli olarak enjeksiyon işlemi uygulandığında vücudun kendi kollajenini üretmeye başladığı görülür. Bu durum, çizgi ve kırışıklıkların sayısının önemli ölçüde uzun vadede azalmasını sağlar.
Vücutla uyumlu bir madde kullanılması, kişilerin yan etkilerden korunmasını sağlar. Yan etkiler olmadığında daha kalıcı ve etkili sonuçlar alınır. Doğal bir yapıda bulunması, düzenli olarak uygulanması esnasında herhangi bir yan etki görülmesini etkiler.
Sentetik Madde İçeren Dolguların Yapısı Nasıldır?
Küçük kırışıklıkları gidermek amacıyla sentetik madde içeren dolgu kullanılır. Ciltte doğal olarak bulunmayan bu madde, risk ve yan etki açısından hyalüronik asite benzemez. Laboratuvar ortamında oluşturulması, içinde birçok katkı maddesinin bulunmasına neden olur. Görülebilecek yan etkiler açısından, dolgu işleminde sık olarak kullanılmaz. Bunun yerine daha doğal malzemeler tercih edilir.
Sentetik maddeleri vücut kısa sürede kabul etmez. Bu nedenle parçalanma süreleri de buna bağlı olarak uzun sürecektir. Kalıcılıklarının diğer dolgulara oranla daha fazla olması, dolgu kullanımında doğal maddelerin kullanılmasının önemini de ortaya çıkarır. Kişiler bu konuda bilinçli olmalıdır.
Uzman bir doktor tarafından uygulanması gereken dolgu uygulamaları, aynı zamanda doğal malzemelerle uygulanmalıdır.